5 Ocak 2010 Salı

İbrahim Kahveci - Bir aldatmaca: Alan el veren el

...

Oysa gelir dağılımında AK Parti hükümeti döneminde eski dönemlere göre çok önemli sıçrama yaşanmıştı. En zengin ilk 20'nin payı yüzde 50'nin üzerinden hızla aşağıya inivermişti. Ama son rakamlardan görüyoruz ki AK Parti hükümetleri kendi döneminde farklılık oluşturmakta sıkıntı yaşıyor. Gelir dağılımında onca söyleme karşın, bırakın iyileşmeyi, tersine kötüleşme yaşanıyor. Bu önemli tespitin dikkatle çözümlenmesi gerekiyor.

Türk halkı yeni yıla 'mutsuz yıl' hediyesi olan şok zamlarla girdi. Uzun yıllardır unutulmak istenen 'zamcı hükümet' imajı bir anda geri geldi. Unutulmak istenen kötü anılar sanki birileri tarafından yeniden depreştirilmek istendi.

Türkiye elektrik üretiminin yüzde 60-64'ünü ithal doğalgaz ile üretiyor. Ama nedendir ki doğalgaz fiyatları yüzde 40'a yakın düşerken bile elek-trik fiyatlarına zam yapılıyor. Bu anlayış neredeyse tüm kamu hizmetlerine sirayet etmeye başladı.

Asgari ücret, memur zammı derken önümüzdeki günlerde emeklilerin de maaş zammı açıklanacak. Ama ne çare ki alt gelir grubu zamlarına karşılık yine alt gelir grubunu etkileyecek dolaylı vergi zamları da çoktan yapıldı bile. Bugün bir ev telefonu, bir elektrik faturası artık harcamalarda daha üst sıralara çıktı.

Bir elden veriliyor ama verilenler diğer elden alınıyor.

Kim ne yapıyor? İşte merkezi yönetim bütçesi sosyal politikalar ve gelir dağılımı açısından bu tabloyu bizlere gösteriyor. Bütçe gelirlerinin yüzde 80'i vergi gelirlerinden oluşuyor. Vergi gelirlerinden ise gelir ve kazanca oranla alınan para sadece yüzde 33. Bu yüzde 33 dahi önemli oranda peşin alınan, bir bakıma ne yaparsanız yapın vermek zorunda olduğunuz vergilerden oluşuyor.

Veya daha Türkçe anlatımla ülke bütçemiz gelire dayalı vergilerden değil harcamanıza bağlı vergilere dayanmaktadır. İşte bu noktada en fazla vergi ödeme oranını en fazla harcayan alt gelir grubu ödemiş oluyor.

...


http://yenisafak.com.tr/yazarlar/Default.aspx?i=20281&y=ibrahimkahveci

Yeni Şafak - 4 Ocak 2010